Bizi takip edin
|
EN

Fen-Edebiyat Fakültesi

Başarılarımız

PSİKOLOJİ

Selin ERSOY

İzmir’den kilometrelerce uzakta, Kalahari Çölü’nün sevimli ev sahipleri olan Mirketler, İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Psikoloji Bölümü Mezunu Selin Ersoy tarafından inceleniyor. Güney Afrika’daki Kalahari Çölü’nün Kuruman Nehri yatağında kurulu araştırma istasyonunda görev alan ilk ve tek Türk Bilim Kadını olarak görev yapan Ersoy, her gün sabah 05.30’da araştırma ekipmanlarını alarak, üzerinde çalışacağı mirketleri arıyor. İEÜ Psikoloji Bölümü’nde aldığı eğitimi boyunca hayvan davranışlarını incelemeye hayal ettiğini belirten Ersoy, Kalahari Çölü’nde 20 kilometrelik araştırma alanında mirketlerin biyolojik ve davranışsal ölçümlerini yaptığını söyledi.

Ersoy, mirketler üzerine çalışmasının Erasmus değişim programıyla İngiltere’ye gitmesiyle başladığını belirterek, “İngiltere’de Cambridge Üniversitesi’nde bir davranışsal ekolog ve evrimsel biyolog olan Profesör Tim Clutton-Brock ile tanıştım. Dr. Clutton-Brock, 1993 yılında mirketlerde (Suricata suricata) üreme sistemlerine ve sosyal davranışa ilişkin ekolojik ve evrimsel belirleyicileri çalışmak üzere Güney Afrika Cumhuriyeti’nde Kalahari Çölü’nde bir araştırma istasyonu kurmuş. İstasyonda başta İngiliz ve Amerikalı bilim insanları olmak üzere, çeşitli ülkelerden araştırmacılar bulunuyor. Araştırma grubuna katılmak için yazdığım proje kabul edilince 2013 yılındaki mezuniyetimin ardından Kalahari’nde istasyonda görev almaya başladım” dedi.

Türkiye’den İlk ve Tek Araştırmacı

Ersoy, mirketlere özgü “nöbet/gözcülük” davranışı, “kolektif yavru bakımı”, “üremenin dominant erkek ve dişilerin bir ayrıcalığı olması” gibi konular üzerinde çalıştığını ifade etti. Mirketlerin kişilik faktörlerinin üreme ve savunma davranışlarıyla ilintisini araştırdığını anlatan Ersoy, Kalahari’deki araştırma merkezinde yaklaşık olarak yirmi yıldır bilimsel çalışmalar yürütüldüğünü, daha önce Türkiye’den herhangi bir araştırmacının orada yer almadığına dikkat çekti.  Ersoy, merkezde zamanının dolu dolu geçtiğine de değinerek, şunları kaydetti:

 “Araştırma istasyonuna en yakın yerleşim 6 saatlik bir sürüş mesafesinde. İstasyonda 25-30 kişiyiz. Benim için gün sabah vardiyasıyla başlıyor, 5.30 gibi araziye çıkıyorum. Şu anda işim uzun zamandır alıştırma eğitimi verdiğim ve yaklaşık olarak 20 kilometrekarelik bir alana yayılmış bulunan, mirket gruplarını tek tek bulmak. Beni gördükleri zaman etrafımı sarıyorlar. Bu kendimi en güvende hissettiğim zamanları oluşturuyor. Onlar çevremdeyken akrep, yılan gibi tehlikelerden bir anlamda korunuyorum. Mirketler bu hayvanlar üzerinden besleniyorlar.”

Dolu Dolu Geçen Bir Çöl Hayatı

Mirketlerin sabah ağırlıklarını ölçtüğünü, dişilerin üretkenlik durumlarını kontrol ettiğini, akşam vardiyasında da davranışsal gözlemler yaptığını anlatan Ersoy, çalışmaların bitmesiyle araştırmacıların kamyonetin farının aydınlattığı tozlu alanda futbol oynayarak vakit geçirdiğini söyledi. Ersoy, buradaki araştırmasını bir yıl içerisinde tamamlayacağını ardından yine benzer çalışmaları sürdürmek istediğini bildirdi.

Cesur Bilim İnsanına Anlamlı Destek

Ersoy, çevresinin desteğini ise “Kalahari Çölü’ndeki bu araştırmada ilk Türk bilim insanı olmamın heyecanı, Cambridge gibi dünyanın önde gelen bir üniversitesinde doktora şansı elde etmiş olmamın gururuyla birleşince ailem bu fikre daha kolay ısındı. Arkadaşlarım ve İzmir Ekonomi Üniversitesi Psikoloji Bölümü akademisyenleri, beni bu konuda hep desteklediler. Özellikle Bölüm Başkanımız Prof. Dr. Hakan Çetinkaya’dan hem ihtiyaç duyduğum akademik-bilimsel, hem de insani desteği aldım. Kısacası çevremdeki herkes benim bu heyecanıma ortak oldular” diyerek anlattı.

SOSYOLOJİ

Uğur Berk KALELİOĞLU

2016 yılında İzmir Ekonomi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nü yüksek şeref öğrencisi sıfatı ile birincilikle bitirdikten sonra Federal Almanya Cumhuriyeti'nden tam burs kazandım. Teori ve pratiğin dengeli kombinasyonu ile kuşanmış İzmir Ekonomi Üniversitesi'nin Sosyoloji Bölümü müfredatı, yurt dışındaki eğitimimde inanılmaz kolaylıklar sağladı. Eramus Programı ile Almanya Fulda Üniversitesi, Sosyal ve Kültürel Bilimler Bölümü'nde aldığım 6 aylık burslu eğitim, bilim ve çağdaşlık anlayışımı köklüce değiştirdi. Prof. Dr. Erol Kahveci, Prof. Dr. Nuran Erol Işık, Doç. Dr. Neslihan Demirtaş gibi deneyimli akademik kadrodan ve kütüphanenin zengin materyallerinden tevarüs ettiğim Sosyoloji eğitimi ise, Siegen Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Sosyoloji Yüksek Lisansı'nı derece ile tamamlamamı sağladı. Özellikle kuvvetli ikinci yabancı dil eğitimi, Almanya'da birinci el kaynaklara erişimimi kolaylaştırdı. Alman danışman hocalarımın tavsiyesi üzerine tezimi kitaplaştırıp, yayımladım. Halen doktora eğitimim için Almanya'da bulunmaktayım. Genel çerçevede tüm sosyal bilim metotlarını irdeleyen, epistemolojik ve metodolojik sorunları araştıran ve özelde de Türk sosyolojisinin yanında, Alman sosyolojisi, Fransız sosyolojisi, İngiliz sosyolojisi, Amerikan sosyolojisi gibi geniş bir yelpazeye haiz olan İzmir Ekonomi Üniversitesi'nin Sosyoloji Bölümü, Avrupa'daki emsalleriyle denk bir mertebede eğitim göstermektedir. 5 adet kitabım ve birçok uluslararası dergide teorik makalelerim yayınlanarak, araştırmacı-yazar kimliğini iktisap ettim. Akademik çalışmalarımın yanında, editörlükle de uğraşmaktayım. Türkiye ve Almanya'da, cumhuriyet tarihi, pozitivizm ve batıcılık, Türk sosyolojisi konulu konferanslar gerçekleştirdim. Almanya’da gerçekleştirdiğim etkinlikler neticesinde, Avrupa Atatürkçü Düşünce Derneği Onursal Üyeliği’ne layık görüldüm. İzmir Ekonomi Üniversitesi'nde edindiğim bilim aşkı ve şevki ile akademik çalışmalarıma devam ediyor, müteakip kitaplarım üzerinde çalışıyorum. İdealleri olan genç arkadaşlarıma köklü bir eğitimin adresi olan İzmir Ekonomi Üniversitesi'ni öneriyorum.

MATEMATİK

Murat YAŞAR

Ben Murat. İzmir Ekonomi Üniversite’sini ilk değerlendirdiğim an ve mezuniyet sonrasındaki 4 yılımdaki tüm köşe taşlarını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Doğrusu, üniversite sınavına girdikten sonra bile Matematik bölümü okumak aklımda hiç yoktu. Bir gün annemin yıllardır evlerine temizliğe gittiği bir profesörle beni tanışmak istemesiyle başladı her şey. Sınav sonrası, tercih dönemi öncesi, bir yaz günü Prof. Dr. Murat Adıvar ve eşi Burcu Adıvar’ın Narlıdere’deki evine annemle gittik. Murat Hoca ile ilk defa o gün tanıştım. Benim aklımda sadece inşaat mühendisliği fakülteleri varken Murat Hoca bana İzmir Ekonomi Üniversitesi ve özellikle de Matematik Bölümü ile ilgili beni o gün detaylıca bilgilendirdi. Hatta arabasına atlayıp üniversiteyi gezdirdi, Matematik Bölümü’ndeki programın ne kadar global bir eğitim programı olduğundan bahsetti. Belki de en önemlisi, matematiğin bir ‘altın bilezik' olduğunu uzun uzun anlatmıştı. Ülkemizde benim gibi bir çok gencin de tutkusunu keşfettiğinden, hayalindeki mesleğin ne olduğundan tam olarak emin olamadığı bir dönüm noktası kararında, matematiğin büyüleyici esneklikte bir vizyon kattığını duymak beni çok etkilemişti. O gün eve döndüğümde tercih listeme İzmir Ekonomi Üniversitesi Matematik Bölümü (Tam Burslu) seçeneğini 1. sıraya yazmıştım. İnşaat Mühendisliği fakültelerini de yine de diğer sıralara koymuştum tabii; biraz da hayata bırakmak için kararı…

Sonuçlar açıklandığında 1. tercihim olumlu sonuçlanmıştı. En çok da ailem sevinmişti burslu olmasından ve İzmir’de merkezi bir konumda bir üniversiteye gidecek olmamdan dolayı. İlk sene hiç İngilizce bilmeyen ben, hazırlık sınıfında birincilikler ve ödüller alarak tüm sene boyunca ilerledim ve kariyerimde en büyük altın bileziklerimden olan İngilizce’yi çok kaliteli hocalardan kavrayarak öğrenmiştim. Üniversitenin diğer yıllarında Matematik bölümündeki çok çeşitli branşlardan olan derslerle ufkum her geçen gün daha da genişlemişti ve Murat Hoca’nın da bize derslerinde öğütlediği gibi, hayatım boyunca düşüncelerimi, kararlarımı etkileyecek olan ‘matematiksel düşünme nosyonu’nu kazanmıştım.

Üniversitenin son yıllarında bu çeşitli branşların kattığı vizyon tutkum haline gelmişti ve bilgisayar ve yazılım mühendisliği bölümlerindeki derslere de hocalardan izin isteyerek katılmaya başlamıştım. Günümüz ve geleceğin dünyasında yazılımın çok önemli bir yer tutacağını düşünmeye başlamıştım ve Matematik Bölümü’ndeki projelerimde bile projelerimi yazılımlar ve mobil uygulamalarla harmanlayarak yapıyordum. Bu noktada çok sevdiğim Prof. Dr. Gözde Yazgı Tütüncü hocamın katkılarını da belirtmek isterim. Bizim isteklerimiz ile sorumluluğumuz dahilinde olanları harmanlayarak geniş vizyonuyla liderlik ederek her zaman motivasyon ve ilham dolu projeler ortaya çıkarmamızı sağladı.

Mezun olduğumda yazılıma olan ilgim katlanarak artmıştı ve ilk işim hemen o sene, yine üniversitenin bana kazandırdığı arkadaşlarımla ortak bir yazılım  şirketi kurmak oldu. Şirketimizi İzmir Ekonomi Üniversitesi Bilimpark’ta kurmuştuk. Şirketimizi bir teknoparkta kurmamız bize yeni bir şirket olarak ciddi avantajlar sağladı. 2 sene kadar kurduğumuz şirketimizi büyütmeye çalıştık. Fakat şartlar istediğimiz gibi gelişmelerle sonuçlanmayınca ve sonrasında biraz sektörel tecrübe kazanmamız gerektiğine kanaat getirdiğimizde şirketimizi kapattık ve ben İstanbul’a taşındım. 2 senedir Türkiye’de ilk 10’a giren yazılım şirketlerinde ürün ve yazılım geliştiriyorum. Yakın bir zamanda, yeteri kadar sektörel tecrübe edindiğime karar verdiğimde, üniversite yıllarımda farkındalığına eriştiğim ve kendime kattığım girişimci kimliğimle tekrar bir şirket kurmak ve bu şirketi her yıl milyonlarca dolar ihracat yapan bir şirket konuma getirmek gibi bir hedefim var.

 

SOSYAL MEDYA

İzmir Ekonomi Üniversitesi
izto logo
İzmir Ticaret Odası Eğitim ve Sağlık Vakfı
kuruluşudur.
ieu logo

Sakarya Caddesi No:156
35330 Balçova - İzmir / TÜRKİYE

kampus izmir

Bizi Takip edin

İEU © Tüm hakları saklıdır.