İZMİR EKONOMİ ÜNİVERSİTESİ PSİKOLOJİ LABORATUVARI GELENEĞİ BOZMAYARAK BU YAZ DA STAJYER VE GÖNÜLLÜ ÖĞRENCİLERE KAPILARINI AÇTI.
Laboratuvarda çalışmakta olan yüksek lisans öğrencileri ile Doğuş Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, İzmir Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi gibi çeşitli üniversitelerden gelen stajyer ve gönüllü öğrenciler ortak çalışmalarla her geçen gün bilime katkıda bulunmayı sürdürüyor.
Yaz döneminde laboratuvarımızda çalışmalar yürütmekte olan öğrencilerimizden İrem Yıldırım, Süleyman Özer ve Bilge Göz ile çalışmaları hakkında konuştuk.
Sizleri biraz tanıyabilir miyiz?
Bilge: Merhaba, ben İstanbul Doğuş Üniversitesi’nden Bilge Göz. Psikoloji bölümünden henüz yeni mezun oldum ve dört yıl boyunca kazandığım teorik bilgileri kullanmak ve pratiğe dökmek, ne tip çalışmaların ilgimi daha çok çektiğinden emin olmak için şu anda İzmir Ekonomi Üniversitesi Psikoloji Laboratuvarı’nda gönüllü olarak çalışmaktayım. Daha önceki senelerde benzer olarak Boğaziçi Üniversitesi Biyopsikoloji laboratuvarında çalıştım, ilk senemin sonunda ise İstanbul Üniversitesi’nde yine gönüllü olarak hoca asistanlığı yaptım.
İrem: ODTÜ Psikoloji’de son seneme giriyorum. 22 yaşındayım. Memleketim de Ankara. O gri şehirde doğup büyüdüm.
Süleyman: Adım Süleyman, hayatımın ilk 14 yılını küçük bir köyde geçirdim. Bilim ve sanat benim en büyük tutkumdu. Çocukluğum, kendimce roman, şiir yazarak; ansiklopedileri okuyup naçizane araştırmalar yaparak geçti. Anadolu Lisesi kazanmam, zorunlu bir şekilde şehir hayatının içine itti beni. Liseden sonra üniversite sınavında dikiş tutturamadım çünkü ezberci eğitimle hiçbir zaman iyi geçinemedik. Bilim adamı olmak istiyordum ve hayatımın riskini alma vakti gelmişti. Asgari ücretli bir babanın oğlu olarak özel üniversiteyi hiç burs kazanmadan yazdım ve aileme yüzde yüz burslu olduğum yalanını söyledim. Okul taksitlerini ödemek için üniversite hayatımın tamamını çalışarak geçirmek zorundaydım. –ki çoğu zaman okula bile gitmiyorum- Yinede şikayetçi değilim çünkü hayatımın tamamını bilim adamı olmak varken, bir işletmeci olarak geçirmek, işte bu gerçekten risk olurdu.
Neden psikoloji bölümünde lisans eğitimi almak istediniz, bu alanda lisans eğitimi yapmaya nasıl karar verdiniz kısaca anlatabilir misiniz?
Süleyman: İlkokul öğretmenlerimin iyi bir bilim adamı olacağıma inancı tamdı. O yıllarda bana çok destek oldular. Okuduğum köy okulunda, asla erişemeyeceğim pek çok şeyi –bilim teknik dergisi, belgeseller, kitaplar- onlar benim için şehirden getiriyordu. Gerek onların bana vermiş olduğu desteğin etkisi, gerekse en iyi becerdiğim işin bu olduğu düşüncesi bilim adamı olmayı bir tutku haline getirdi bende. Pek çok bilim dalına ilgim var ve bunlar ortak noktası psikoloji. Psikolojinin dışında kendimi hiçbir yerde göremiyorum. Bu yüzden ÖSS’ deki 30 tercih hakkımın tamamını psikoloji yazarak kullandım. İyiki de öyle yapmışım.
İrem: Lise yıllarımda düşünsel faaliyetlere fazla düşer oldum. Bir de insan meselesi vardı tabi, oldukça karmaşık olan bir beyin ve değişmiş, garip şeylerden etkilenen duygularla donatılmış benim tarafımdan çözülmeyi bekleyen “insan”. Bir de arkadaş çevremdeki hep o psikolog koltuğuna oturtulmam var, daha ben kararımı vermeden. Gerek onların dertlerini dinlemek olsun, gerekse yaşamla ve insanın bireysel becerileriyle ilgili derinlemesine konuşmak.
Bilge: Açıkcası liseye başladığımdan beri başka hiçbir bölüme ya da mesleğe bu kadar hevesli olarak yaklaşmadım. İnsan zihninin ve davranışının çok ilgimi çekmesinden ve bu alanda yıllar boyu çalışıp, okuyup araştırma yapabileceğime olan inancımın yanısıra, hayata ve olaylara bakış açımı temelden değiştirip geliştirerek bana çok yönlü bir düşünce sistemi kazandıracağından emin olduğum için bu bölümü seçtim. Önyargılarımızdan arınmak, her konuda farklılığa açık olmak, olayları çeşitli yönleriyle değerlendirip sıradan fikirlerden kurtulmak için, kısacası, bir meslekten fazlasını sağlayacağı için bu bölümü tereddütsüz seçtim.
Peki, şu anda psikoloji alanıyla ilgili neler yapmaktasınız?
İrem: Lisansta sonlara yaklaştıkça araştırmalarım arttı. İlgimi çeken konulara yönelmeye çalışıyorum ve bir yandan da yüksek lisans programlarını araştırıyorum. Evrimsel psikoloji başta olmak üzere, deneysel psikolojiyle ilgileniyorum. Eğer fırsatını bulabilirsem evrimsel açıdan sosyal ve bilişsel konuları bütünlüklü olarak çalışmak isterim ilerde. ODTÜ bilişsel psikoloji laboratuvarında deney yürütmeye başladım bu sene içinde, hayatta kalma bağlamında bellek çalışması yürütülüyor şu sıralar. Ayrıca aklımda birtakım çalışma fikirleri oluşmaya başladı, pratikte işlere dahil olunca. Tabi ki, ayrıca burada yaptığım staj var.
Bilge: Şu anda daha çok gelecekteki planlarım üzerine yoğunlaşarak yüksek lisans ve doktora programları araştırmaktayım. Özellikle Bilişsel ve Deneysel Psikoloji alanlarındaki programları inceleyip bana uzun vadede en uygun olanı seçmeye çalışıyorum diğer yandan ise laboratuvardaki çalışmama devam ediyorum.
Süleyman: Araştırmak istediğim okadar çok şey varki, hemen her gün aklıma yeni bir konu yeni bir soru geliyor, araştırılmaya değer. Ama henüz çok toyum ve çok az şey bildiğim için yapabildiklerim de çok büyük şeyler olmanın uzağında. Yinede naçizane girişimlerim oluyor. Geçen yıl ‘‘Türkiyede Örgütlenmeye Olan Önyargı ve Bu Ön Yargının Muhtemel Nedenleri’ adlı bir çalışmam oldu. Bu yıl ise ‘‘ Öyküsel Metinlerde Betimsel Boşlukların Tamamlanmasında Kısa Süreli Belleğin Etlileri’’ adlı deneysel bir araştımam oldu. Yakın zamanda yapmayı istediğim birkaç çalışma var bunlar: Uyarılmışlık düzeyine göre dikkatin savunma odaklı ve üreme odaklı değişimleri, kanoniğin doğuştan gelen etkilerininin olup olmadığı, gibi bir iki konu. Bu konularla ilgili iyi bir literatür taradıktan sonra seneye deneysel çalışma ya da çalışmalar yapmayı planlıyorum.
Staj yapmak için neden İzmir Ekonomi Üniversitesi Psikoloji Laboratuvarı’nı tercih ettiniz?
Bilge: Özellikle bu üniversiteyi seçmemin en büyük sebebi ilgi duyduğum konularla ilgili yürütülen Tübitak çalışmalarının olması ve çok az üniversitenin sahip olduğu geniş bir program yelpazesine sahip olmasıydı.
Süleyman: Yüksek lisansımı deneysel alanda yapmayı planlıyorum. Hayatımın geri kalanını geçireceğim laboratuvarın neye benzediğini görmek istedim. Bunun yanı sıra orda yürütülmekte olan deneyler oldukça ilgimi çeken konulara yoğunlaşmış durumdaydı. Son olarak da Oradaki akademisyenlerden ve yüksek lisans öğrencilerinden öğreneceğim çok şey olduğunu düşündüm.
İrem: Deneysel psikoloji laboratuvarında değerlendirmek istedim staj hakkımı. İnternetten araştırma yaparken hem Hakan Hoca’nın araştırma alanları hem de teknik malzeme açısından donanımlı bulduğum İEU laboratuvarı bana geleceğim için verim sağlayabilecek gibi göründü. Eh, İzmir de yazın güzel olur diye düşündümJ
Burada yaptığınız laboratuvar stajının size ne gibi katkıları oldu biraz bahsedebilir misiniz?
İrem: En başta akademik bir ortamda var olma şansı bulmuş oldum. İnsanlarla iletişim kurmak bile bir kazanç oldu benim için. Bunun dışında, tez çalışmalarının hazırlıklarını yakından takip etme fırsatı buldum. Bir araştırma nasıl yapılır, ne gibi incelikleri vardır, neler gözden kaçırılmamalıdır gibi konular somutluk kazandı. Adım adım, düzenli bir şekilde ve daha gerçekçi deney düzenekleri düşünebilir durumdayım şu anda. Ayrıca, programda deney yazmayı öğrendim. Elbette en önemlisi, şu ana kadar edindiğim psikoloji bilgilerimi kullanma imkanı buldum.
Süleyman: İlk olarak bir psikoloji laboratuvarının neye benzediğini görmüş oldum. Buna ek olarakta deney tasarlamak için kullanılan bazı programları öğrenme, aletleri tanıma fırsatım oldu. Deneylerin hız kestiği bir zamanda staja başlamış olmam, yürütülen deneylere yoğunlaşmamı ister istemez engelledi. Yinede O laboratuvarın kapısının her zaman her öğrenciye açık olduğunu görmüş olmam bu eksikliği ilerleyen zamanlarda, sık sık oraya uğrayarak giderebileceğimi gösterdi.
Bilge: Staja başlayalı henüz bir hafta olmasına daha önce sadece adını duyduğum fakat derinlemesine üzerine çalışıp kolayca erişemediğim iki program öğrenmenin bana büyük katkıları oldu. Daha iyi deney düzenekleri, standart yollarla toplanmış bir verinin alanımızdaki önemi büyük olduğundan bu tip programlar gerçek bir araştırmacı için hayat kurtarıcı.
Şu sıralar laboratuvarda ne üzerine çalışmaktasınız/neler yapmaktasınız bize biraz bahsedebilir misiniz?
Süleyman: SüperLap programı ile bir deney tasarlamaktayım. Bu deneyde ‘dikkat yapışması’ kavramını kullanarak, kişilerin dikkatlerinin üremeye mi savunmaya mı odaklı olduğu ve bu odağın uyarılmışlık düzeyine göre değişip değişmediğini araştırmayı planlıyorum.
İrem: Duygusal Stroop görevinde görsel yarı alan tekniği kullanarak duyguların hemisferik ilişkilerine baktığım bir deneyi yürütüyorum şu an. Ön çalışmasını, deneyini benim hazırladığım bu çalışma, tek başıma ama destek alarak ortaya koyduğum güzel bir uygulama oldu benim için.
Bilge: Şu anda laboratuvarda kendi tez konumla ilgili çalışmaya devam ediyorum. Tezimi geliştirerek daha güvenilir bir data toplayarak iyi bir dergide yayınlanmasını sağlamak şu andaki hedefim. Bunun içinde yine burada öğrendiğim programları kullanıyorum.
Laboratuvar stajı sırasında ne gibi güçlüklerle karşılaştınız bize kısaca anlatabilir misiniz?
İrem: Öyle pek zorluk çekmedim. Burdaki insanlar gayet canayakın ve destek oluyorlar. Belki şu sıralar katılımcı bulmakta sıkıntı çekebilirim.
Süleyman: Laboratuvarla ilgili değil ama yemek yemek orda ciddi bir problem oldu benim için. Okul yemek hanesini oldukça pahalı buldum. Elbette vakıf üniversitelerinin tamamında durum böyle. Keşke eğitim yuvaları ticaret hanelere dönüşmese, enazında temel ihtiyaçlar söz konusu olduğunda.
Lisans eğitimini tamamladıktan sonra nasıl bir yön izlemeyi düşünüyorsunuz?
Bilge: Gelecekte akademik kariyer düşündüğüm için doktora düşüyorum. Hayalim ise Amerika’da iyi bir üniversitede doktoramı tamamladıktan sonra burada istediğim üniversitelerden birinde işe başlayıp kariyerime devam etmek.
Süleyman: Lisans eğitimim biter bitmez, bir yıl boyunca ingilizce eğitim almayı planlıyorum. Türkçe eğitim gördüğüm için yüksek lisans programlarına başvurmadan önce bu sorunu çözmeliyim. Bir yılın ardından ingilizcemi yeterli seviyeye kadar geliştirebilmişsem, o zaman itibarıyla uygun gördüğüm deneysel psikoloji alanlarında yüksek lisans programı açan üniversitelerden birine girmeyi planlıyorum. Sonrasında sallanan sandalyemde, elimde kitabımla gözlerimi hayata kapayana kadar, bir laboratuvarda hayatımın tamamını geçirmek istiyorum.
İrem: Kesinlikle yüksek lisans düşünüyorum. Yurtdışında evrimsel ve karşılaştırmalı psikoloji programlarına başvuracağım. Yurtiçinde de deneysel psikoloji ve sosyal psikoloji başvuruları yapacağım.
Psikoloji bölümünde laboratuvar stajı yapmak isteyen öğrencilere ne gibi önerilerde bulunabilirsiniz?
İrem: Bence laboratuvarın donanımı çok önemli. Eğer bu bir staj olacaksa faydalanılabilecek zengin bir çevre gerekli diye düşünüyorum. Onun dışında elbette çalışılan konular da önemli. İlgini çekmediği zaman her şey sıkıcı olmaya başlayabilir ve bir anda soğuyabilir insan.
Bilge: Laboratuvar stajının özellikle akademik kariyer düşünen öğrenciler için gerekli olduğunu düşünüyorum, bir lisans öğrencisinin akademik hayatı yakından tanıması ve gerçekten bu tip bir kariyeri isteyip istemediğini anlamak için iyi bir fırsat. Onun dışında hastanelerde de staj yapmış birisi olarak hiçbirinde bir laboratuvarda öğrendiğimden çok bilgi edinmedim. Yoğun bir şekilde hem teorik hem de pratik bilgilerinizi iç içe en çok kullandığımız yer burası. Bana bu fırsatı sunduğu ve başka okullardan gelen bir çok öğrenciye hem kendi projelerini yürütme fırsatını hem de var olan çalışmalara katılma şansını verdiği için İzmir Ekonomi Üniversitesi’ne tekrar çok teşekkür ediyorum.
Süleyman: Eğer bir laboratuvarda staj yapıyorsanız, birilerinin sizi ‘emir komuta zinciri’ ile belli işleri yapmaya yönlendirmesini beklemeyin, olmayacaktır. Orda yapmak istediğiniz işi siz yaratırsınız.
Son olarak, size sormadığımız/ sormayı unuttuğumuz eklemek istediğiniz şeyler var mı?
Süleyman: Staj programları sadece yaz aylarıyla sınırlı olmamalı, yıl boyunda deneyler sürdükçe öğrencilerde bu sürece dahil edilmeli. En azından ben bir araştırmanın planlama aşamasından bulgularının analizine, tartışmanın yazılmasına kadar o araştırmanın içinde olmak isterim, bu iki yıl sürse bile. Demem o ki; bütün yıl laboratuvarınızın kapısını aşındırmaya niyetliyim.
HABERTÜM HABERLER

Profesör Guy Standing Söyleşisi: “The Precariat: Rentier Capitalism's Dangerous Class”
İzmir Ekonomi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü, Güz 2025 öğretim döneminin ilk konuşmacısı olarak çalışma hayatı ve güvencesiz çalışmayla ilgili öncü çalışmalarıyla ...

Calculus’a Güçlü Bir Başlangıç: Precalculus Dersi Başlıyor!
Matematik Bölümü ile Öğrenme ve Öğretme Merkezi (TLC) iş birliğiyle hazırlanan Precalculus dersi, sizleri Calculus dersine sağlam bir temel ile ...

Mezunumuz Onur Ege, BFSU’da Çince Eğitimine Başlıyor
İzmir Ekonomi Üniversitesi İngilizce Mütercim ve Tercümanlık Bölümü 2025 yılı mezunu Onur Ege Türksal, lisans eğitiminin ardından dil yelpazesini genişletmek ...

Mezunumuz Ece Deniz Ergenç’ten Akademik Başarı: Eötvös Loránd Üniversitesi’nde Yüksek Lisansını Tamamladı, Doktoraya Kabul Edildi
Mezunumuz Ece Deniz Ergenç’i, Eötvös Loránd Üniversitesi’nde yüksek lisans tezini başarıyla tamamlaması ve aynı üniversitenin doktora programına kabul edilmesi dolayısıyla ...

Mezunumuz Pelin Erşin'den LSE'ye Uzanan Başarı Hikayesi
İzmir Ekonomi Üniversitesi Matematik Bölümü 2024 mezunlarımızdan Pelin Erşin, dünyanın en saygın üniversiteleri arasında yer alan London School of Economics ...

Bölüm Öğretim Üyemiz Prof. Dr. Hayriye Özen Uluslararası Proje Desteği Almaya Hak Kazandı
Bölümümüz öğretim üyesi Prof. Dr. Hayriye Özen’in yürütücülüğünde başlatılan "Assessing Evidence Use in Turkey's Geothermal Policymaking" başlıklı araştırma projesi, British Academy tarafından desteklenmeye hak ...

Bölüm Öğretim Üyemiz Prof. Dr. Hayriye Özen TÜBİTAK 1001 Proje Desteği Almaya Hak Kazandı
Bölümümüz öğretim üyesi Prof. Dr. Hayriye Özen’in yürütücülüğünü üstlendiği "Yenilenebilir Enerji Santrallerine Yönelik Toplumsal Tepkiler: Destek ve Muhalefetin Türleri ile Nedenleri" başlıklı ...

Stajla Başlayan Yolculuk: Öğrencimiz Ekin Yıldırım Gülnak Denizcilik’te Kariyerine Devam Ediyor
İzmir Ekonomi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğrencisi Ekin Yıldırım, stajyer olarak başladığı Gülnak Denizcilik’te yaz döneminde tam zamanlı olarak çalışmaya devam ...

İZMİR EKONOMİ ÜNİVERSİTESİ GÜZELBAHÇE KAMPÜSÜ
DetaylarKÜRESEL KARİYER
İzmir Ekonomi Üniversitesi, dünya çapında bir üniversiteye dönüşürken aynı zamanda küresel çapta yetkinliğe sahip başarılı gençler yetiştirir.
Daha Fazlası..BİLİME KATKI
İzmir Ekonomi Üniversitesi, nitelikli bilgi ve yetkin teknolojiler üretir.
Daha Fazlası..İNSANA DEĞER
İzmir Ekonomi Üniversitesi, toplumsal fayda üretmeyi varlık nedeni olarak görür.
Daha Fazlası..